Topluluğumuz 2012 yılında faaliyetlerine başlamıştır. Topluluğumuzun amacı; dans, gösteri ve dövüş sanatlarını içinde barındıran Capoeira’yı yaygınlaştırmak, öğrencilerin Capoeira’ya olan ilgi ve desteğini artırmak, Capoeira’nın tarihi, kültürü ve felsefesi ile ilgili araştırmalar yapmak ve bu araştırmaları üyelere aktarmak, üyelere Capoeira’yı öğretmek ve bu amaç doğrultusunda kurs, seminer ve workshoplar düzenlemektir.

Kuruluş Tarihi : 2012

Topluluk Başkanı :  Burak BAKKAL (2021-2022)

                                Mehmet YAŞAR (2020-2021)

                               İpek YALLI (2017-2018)(2018-2019)

                               İbrahim GÖLPINAR (2017-2018)

                              Ufuk POLAT (2014-2015)

                              Ufuk POLAT (2012-2013)

Topluluk Danışmanı : Öğr. Gör. İsmail SÜRGİT (2017-2018)

                                   Araş. Gör. Çağdaş Can BİRANT (2012-2013)

9-10 Ağustos 2018 Dokuz Eylül Üniversitesi Tanıtım Günleri’nde toplulukları tanıtmak amacıyla stantta yer aldık ve Capoeira gösterisi yaptık.

• 24 Eylül 2018  – 5 Ekim 2018 tarihleri arasında üniversitemizin çeşitli fakültelerinde topluluk tanıtım standımızı açtık.

 Capoeira Tarihçesi

16. yüzyılın başlarında bugünkü Brezilya topraklarında bulunan 
Portekizliler, şeker pancarı ve tütün üretimi için birçok işçiye ihtiyaç duymuşlardı. Bu yüzden, bölgenin yerlileri olan “Tupi” kızılderililerini köleleştirmeye çalıştılar.
Kızılderililer işçi değil, avcı olduklarından, o kadar yoğun bir tempoya ayak uyduramıyorlardı. Portekizliler, köle kullanımında uzman olmalarına rağmen, kısa bir süre içinde yüzbinlerce kızılderili çeşitli nedenlerle ölmüş ve bu nedenle kilise kızılderililerin köleleştirilmesini yasaklamıştır.

Açık kalan işçi boşluğunun bir şekilde doldurulması gerekmiştir. Bu düşünceyle hareket eden Portekizliler, kısa bir süre sonra, Afrikalıları yurtlarından çıkarıp köleleştirdiler. Kölelerin çoğu, çok kötü şartlar altında kuzeydoğu Brezilya”daki şeker pancarı üretim sahalarında çalıştırılmıştır. Bu dönemde, birçok köle kaçmaya çalışmış, kaçarken veya kaçtıktan sonra yakalanıp çok büyük cezalara çarptırılmışlardır. Yakalanmadan kaçabilen köleler yaşamlarını tehlikeli ormanlarda sürdürmek üzere kurudukları “Quilombos” adı taşıyan köylere yönelmişlerdir. Kısa bir zaman sonra, Brezilya”nın ormanlarında birçok Quilombos kurulmuştur. Buna rağmen, Quilombos sayısı Portekiz askerlerine karşı koyabilecek ölçüde gelişmemiştir.

İlk Quilombos’lar kurulmadan önce, tutsak dönemlerinde geliştirilen Capoeira en yoğun Zumbi Dos Palmares döneminde kullanılmıştır. Zumbi”nin ölümü ile direniş sona ermiştir. Fakat bu Capoeira’nın tarihi olmuştur, çünkü siyahi kölelerin ateşli silahlara karşı kullandıkları en büyük silahlarıydı Capoeira”ydı.

Bundan dolayı, 13 Mayıs 1888 Brezilya’a köleliğin kalkmasından sonra isyancıların vazgeçilmez silahı olan Capoeira’da yasal olarak yasaklanmıştır. 1932 yılında Mestre Bimba Capoeira”yı modernize edene kadar kanun dışı kaldı. Bütün bu süre boyunca Capoeira sadece dövüş olmaktan çıktı ve uluslar tarafından kabul gördü. Şu an günümüzde saldırı, savunma, dans, spor, müzik ve özgürlüğün simgesi.

” Vücutları silahlarıydı. Dansları ise kamufle. Bu gizlilik aynı zamanda da onların hayat felsefesi ve kültürü oldu. “